Yargıtay 12. Ceza Dairesi, evlenmeden önce eşine casus yazılım yüklü telefon hediye eden sanığın, eşinin yazışmalarını gizlice takip etmesini “haberleşmenin gizliliğini ihlal” ve “ifşa” suçu olarak değerlendirdi. Yerel mahkemece verilen beraat kararı bozuldu, sanığın cezalandırılması gerektiğine hükmedildi.
Casus Yazılım Kayıtlarını Babasına Dinletti
Ankara’da yaşanan olayda bir kişi, evlilik öncesinde eşine cep telefonu hediye etti. Ancak hediye edilen telefonda yüklü casus yazılım sayesinde yapılan görüşmeleri gizlice kaydetti. Sanık, bu konuşmaları yalnızca dinlemekle kalmayıp babasına da dinletti.
Eşi Şikayetçi Oldu
Evlendikten sonra durumdan haberdar olan kadın, gizlice takip edilerek özel hayatının ihlal edildiği gerekçesiyle şikâyetçi oldu. Açılan soruşturma sonucunda sanık hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 132/1. maddesi uyarınca “haberleşmenin gizliliğini ihlal” ve 132/2. maddesi uyarınca “haberleşmenin gizliliğini ifşa” suçlarından toplam 3 yıl 4 ay hapis cezası verildi.
İstinaf Mahkemesi Beraat Verdi, Yargıtay Bozdu
Sanığın avukatları kararı istinafa taşıdı. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi, sanığın eyleminin suç oluşturmadığı gerekçesiyle beraat kararı verdi.
Ancak karar, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından temyiz edildi. Dosyayı inceleyen Yargıtay 12. Ceza Dairesi, eylemin açıkça suç oluşturduğuna kanaat getirerek beraat kararını hukuka aykırı buldu ve bozma kararı verdi.
Yargıtay’dan Net Mesaj: Kişisel Haberleşme Dokunulmazdır
Kararın gerekçesinde, kişilere ait duygu, düşünce ve iletişim içeriklerinin izinsiz bir şekilde dinlenmesinin ya da üçüncü kişilerle paylaşılmasının, özel çaba ile gerçekleşmesi halinde bile TCK kapsamında suç teşkil ettiği belirtildi.
Yargıtay ayrıca, “haberleşmenin gizliliği” ilkesinin hem bireylerin özel hayatını korumaya yönelik temel bir hak olduğunu hem de hukuk devletinin vazgeçilmez ilkelerinden biri olduğunu vurguladı.
Uzmanlardan Uyarı: Dijital Takip Ciddi Bir Suçtur
Hukukçular, bu kararın evlilik ilişkisi içerisinde dahi olsa, bireyin özel iletişimine yönelik gizli takip ve kayıtların suç teşkil ettiğini açıkça ortaya koyduğunu belirtti. Bu tür dijital ihlallerin, sadece ahlaki değil, ciddi cezai yaptırımlar da doğurabileceğinin altı çizildi.
